Nepal, son yıllarda hem siyasi hem de sosyal alanda köklü değişimlere sahne oldu. Özellikle genç neslin aktif katılımı ve kadınların liderlik pozisyonlarına yükselmesi, bu değişimin en belirgin özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Son gelişmelere göre, Nepal tarihinde ilk kez Z kuşağından bir kadın başbakan göreve hazırlanıyor. Bu durum sadece Nepal için değil, tüm dünya için önemli bir sembol niteliği taşıyor. Çünkü gençlerin politikada söz sahibi olmaları, geleceğin şekillenmesinde büyük rol oynayacak.
Yeni başbakan, daha önce gençlik hareketlerinin öncülerinden biri olarak tanınan Maya Kumari Sharma. Eğitim hayatına erken yaşta poli-sosyal bilimlerle başlayan Sharma, genç yaşına rağmen etkileyici bir kariyere sahip. Gençlik politikaları, kadın hakları ve çevresel sürdürülebilirlik gibi konular üzerine yazdığı makalelerle dikkat çeken Sharma, 2018 yılında Nepal’in gençlik temsilcileri arasında yer alarak siyasete adım attı. Ardından, liderlik becerileri ve topluma olan bağlılığı sayesinde hızla ilerleyerek partideki üst düzey pozisyonları ele aldı. Artık bir kadın olarak başbakanlık koltuğuna oturmaya hazırlanıyor. Bu durum, özellikle Nepal’in geleneksel yapısında önemli bir dönüşüm olarak değerlendiriliyor.
Nepal’de genç kuşak, geleneksel siyasi düzeni sarsarak, sosyal adalet, cinsiyet eşitliği ve sürdürülebilir kalkınma gibi konulara odaklanan yeni bir siyasi kültür ortaya çıkarıyor. Z kuşağının getirdiği yenilikler, sadece politika ile sınırlı kalmayıp toplumun her kesiminde hissediliyor. Özellikle kadınların güçlenmesi ve karar alma mekanizmalarındaki yer alması, ülkenin demokratikleşme sürecinde atılan önemli adımlar arasında. Sharma’nın liderliği, birçok genç kadını cesaretlendirerek, toplumda cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalığı artıracak önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.
Yeni başbakanın seçimleri kazanması, özellikle gençlerin siyasi hayata katılımını teşvik etmek için bir fırsat sunuyor. Sharm’ın göreve başlamasıyla birlikte Nepal’de sosyal medyanın gücüyle örgütlenen gençlerin, toplumsal ve politik konularda daha ses getiren bir tablo ortaya koymaları bekleniyor. Bu değişim, birçok gencin kendi toplumlarına katkıda bulunma isteğini de artırıyor. Nepal’deki bu değişim rüzgârı, diğer ülkelerdeki genç liderlik hareketlerine de ilham verebilir.
Özetle, Nepal’deki bu tarihi an, gençlerin gelecekteki yöneticileri olmaları için yeniden güç kazandıkları bir dönemin başlangıcı olabilir. Z kuşağının daha aktif bir rol üstlenmesi, sadece Nepal için değil, dünya genelindeki diğer genç liderlerin de kendi sesi olmasına olanak tanıyacak. Maya Kumari Sharma’nın başbakanlık görevi, aynı zamanda, gençlerin daha kapsayıcı ve adil bir dünya oluşturma uğraşlarının bir sembolü haline geliyor.
Nepal’in ilk kadın başbakanı olarak göreve başlaması, uluslararası basında da geniş yankı bulmuş durumda. Birçok medya kuruluşu, genç kadının liderliği ve politikaya olan katkıları hakkında olumlu haberlere yer veriyor. Bu durum, her geçen gün artan biçimde toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konularında da önemli bir adım olarak düşünülmekte. Nepal, şu anda gençlerin hangi potansiyellere sahip olduğunu gösteren bir örnek haline gelirken, dünya genelindeki birçok ülke için de ilham kaynağı olmaya devam ediyor.